Geleneksel Türk okçuluğunun tarihî, sportif, sanatsal ve kültürel nitelikleriyle kavranması, dünyaya tanıtılması ve bu alanda dünyanın her yerinden sporcular yetiştirilerek kültürler arası diyaloga katkı sağlanması amacıyla Yunus Emre Enstitüsü ve Okçular Vakfı iş birliğiyle hayata geçirilen Kemankeş Projesi,  bu sefer “Kemankeş Türk Okçuluğu” başlıklı sergiyle Belgrad’da adından söz ettiriyor.

Küratörlüğünü Mehmet Lütfi Şen’in yaptığı Kemankeş Türk Okçuluğu Sergisi, Okçular Vakfı Başkanı Haydar Ali Yıldız’ın yönetiminde hazırlandı. Proje; T.C. Belgrad Büyükelçiliği, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, TİKA ve Yunus Emre Enstitüsünün katkılarıyla; Sırbistan Cumhuriyet'i Kültür ve Enformasyon Bakanlığı ve Belgrad Etnografya Müzesi iş birliğiyle hayata geçti. Genel koordinasyonu Vakıf Genel Sekreteri Mehmet Erdoğan yürüttüğü proje İstanbul’dan ve Belgrad’dan birçok uzmanın katkılarıyla gerçekleşti.

Serginin ardından Belgrad Yunus Emre Enstitüsünde Okçular Vakfı Kurucu Mütevelli Heyeti Üyesi Sayın Bilal Erdoğan ve Okçular Vakfı Başkanı Haydar Ali Yıldız ve Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş’in katıldığı programda Türk Okçuluğu kursiyerlerine başarı belgeleri takdim edildi.

Kemankeş Türk Okçuluğu

Kurulduğu tarihten bu yana Türk okçuluğuyla ilgili her alanda önemli çalışmalara imza atan Okçular Vakfı, 2016 yılında Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı himayelerinde düzenlenen 4. Uluslararası Fetih Kupası kapsamında Kemankeş Türk Okçuluğu başlıklı sergiyi gerçekleştirdi. Osmanlı ve Selçuklu dönemlerine ait orijinal eserlerle hazırlanan ve Türk okçuluğunun tarihi seyrini gözler önüne seren bu ilk sergi, 23 Eylül-15 Ekim 2017 tarihleri arasında Bosna-Hersek’te de açılmış ve böylelikle Türkiye dışında açılan bu nitelikteki ilk sergi olmuştu. Belgrad’da açılan sergide ise daha önceki iki sergide yer almayan birçok eser ziyaretçilerin ilgisine sunuldu.

Kemankeş Türk Okçuluğu Sergisini izleyenler orijinal eserleri yakından görme imkânı buluyor. Sergi, ileri seviye okçuluğu, ziyaretçilerine görsel, yazılı ve video destekli bir ortamda sunuyor. Sergide ayrıca dünya menzil rekorunun kırıldığı, dünyanın en eski spor müessesesinin sporcuları ve kurucu iradesi mercek altına alınıyor. Etkinliğin Belgrad’da,  meşhur Sadrazam Sokullu Mehmet Paşa’nın memleketinde gerçekleşmesi, tarihinde okçuluğa önemli yer veren iki milletin ortak bir noktada buluşması anlamına da geliyor.

Birçoğu İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve çeşitli özel koleksiyonlardan temin edilen serginin yay bölümünde yay yapım aşamaları, yapım malzemeleri, yapım aşamasında kalmış yay örnekleri, Osmanlı döneminde kullanılmış puta, menzil, kepaze gibi değişik yaylar yer alıyor.  Ok bölümünde piştahta, miyane, hadde, okluk ağaç, ok çubukları gibi malzemeden oluşan ok yapım tezgâhı, ok yapım aşamaları, ok yapım malzemeleri, Osmanlı döneminde kullanılmış pişrev, havagezi, puta, heki, meşk ve ibriş gibi değişik ok örnekleri sergileniyor. Bir başka sergileme alanında Türk Okçuluğunu mükemmel kılan ana yapının yanında yer alan bilek siperi, kandil, kubur, sadak ve zihgir çeşitleri izleyiciye sunuluyor.  Gerek Türkiye’den gerekse Sırbistan’dan birçok kurumun destek verdiği sergi, ziyaretçilerini büyük bir medeniyetin silinmeyen izleriyle buluşturuyor.